
Çok ama çok uzun süren bir yolculukdan sonra sonunda houston'a varmıstık holiday inn near the galleria oteli bize ev sahipliği yapacaktı; otele yerleşip garip bir uykudan sonra sabah otele ismen katkıda bulunan galleria'ya dogru yol aldık..Nefis bir sebze çorbası amerika seyahatim boyunca yedigim en güzel yemekti.
Galleria büyük, içinde tüm iyi markaları barındıran özal'ın zamanında özenip ataköy de aynısını kurdugu güzel bir alışveriş merkeziydi...Karşınında yer alan DSW mağazası ayakkabı ve çanta çılgınlığımızın başlangıç noktası olmuştu. DKNY'den Tommy Hilfiger'a kadar çok iyi markaların ayakkabı ve terliklerine çok uygun indirimlerle sahip olabilmiştik.

Ertesi gün büyükelçilikde verilen davete zevkle katıldık ve yavaş yavaş hepimizi haftasonu yapacagımız gösterilerin heyecanı sarmıstı.
16-17 Ekim Houston Turkish Festivalini Ata Houston Derneği düzenliyordu ve Hoy-Tur'u davet etmişti. Güzel bir mekanda standlar kurulmuş, türk yemekleri, ebru çalışmaları takı tasarımları ve türkiyeye ait daha birçok konu yer alıyordu..
Festivale dair en cok ilgimi çeken şey sahnenin hiç ama hiç boş kalmaması idi. Halkdansları, müzik, oryantal, tekrar müzik, tekrar dans yani "programımıza 15 dakika ara veriyoruz" gibi bir anons hiç duyulmadı, bu çok ilginçti..
Hoy-Tur'un gösterileri büyüledi..mütavizi olmalıyız tabii, ama cidden cok etkilendi herkes..bizde etkilendik begenilerden dolayı, mutluyduk tüm yorgunluğumuza rağmen gösteri sonrası yapılan eğlencelere de zevkle katılıyor, bizi izleyen insanlarla birlikte dans ediyorduk bu kez.






Hiç yorum yok:
Yorum Gönder